galatasaray lig 11/12 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
galatasaray lig 11/12 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Mart 2012 Cumartesi

Yönetim, futbolcu, taraftar

Maç için çok söylenecek bir şey yok. Her zamanki gibi futbol oynadık ilk yarıda. İlk bölümde Ordu maça iyi hazırlanmış belliydi. Ancak Necati'nin erken gelen müthiş golü skoru getirdi. Ardından 3-4 pozisyonumuza rağmen kafa kafaya  bir oyunla ilk yarı bitti.


2.yarı erkenden gol bulup fişi çekmeliydik ama Baros-Sabri değişikliği beraberinde taktik değişikliğini de getirmişti. 20 dakika kesinlikle sezonun en kötü futbolunu oynadık. Kaç pas hatası yaptık ben sayamadım. Ancak Engin'in müthiş pasında Sabri'nin forvetlere taş çıkartıcak golü maçı resmen bize getirdi. 2.golden sonrada skoru korumaya çalışan alan daraltan bir takım vardı sahada. Bunun sebebini çözemedim. Kötü oynayabiliriz ama oynanan oyun kimsenin umrunda değil gibiydi. Bence 2 seçenek var. 1-Gerçekten çok kötü futbol oynadık. 2- Ligin Ankaragücü'nden sonra en az gol atan takımı olan Ordu'nun gol atamayacağını düşünerek skoru koruma çabası. Bir anlamda play off maçları için bu duruma hazırlık diyebiliriz. Neyse ki fişi çektikte sıkıntı olmadı.

Trabzon beraberliği sonrası Ordu ve Manisa(D) maçlarından 6 puan şarttı. Kazaya uğramadan atlattık çok şükür. Maçı Telegol programında kazanmıştık zaten :) Burası da apayrı bir konu tabi.


Yönetimi, futbolcusu, taraftarı, Fatih Terim ayarı.. Biz buradayız, durdursanıza hadi Galatasaray'ı..

21 Mart 2012 Çarşamba

2011-2012 ve 33 Resmi Maç

Şike muhabbetinden dolayı sezon sonuna kadar yazmama kararı almıştım ama dayanamadım. Uzun zamandır aynı fikirdeydim ama bugünkü kupa maçında Sivas mağlubiyeti can sıkıcı oldu. Maçtan başlayacak olursak konsantre olmayan bir takım vardı sahada. 40 dakika topla oynama oranında ezdik çok fazla pozisyon bulamasakta golü bulabilirdik. Melo'nun yokluğunda Selçuk bu dakikadan sonra oyundan düşünce etkimiz azaldı. Golü yedikten sonra da ilk defa bu kadar panik oynayan bir takım izledik. Maçtan öncede yazıştığım arkadaşlar oldu rotasyon olmamalı demiştim ama mecburduk. Melo-Elmander 2lisinin yokluğu takımı ne kadar etkiledi gördük. Art niyetli bir hakemde karşımızda olunca takım hakemi yenemedi.
Şu pozisyon art niyetten başka birşey değil. Görmesen neyse yardımcı var. Ama ne yardımcı ne yan hakem oralı olmadılar. Ayrıca işin komik tarafı hakemin ben gördüm kol bitişik demesi. 2.yarı başladığından beri vasat kadromuza rağmen tek rakibimiz TFF demiştim. Sonuna kadar şampiyon olmamamız için uğraşacaklar. Başarmamaları için hiçbir sebepte yok. Fark play off zımbırtısı yüzünden 2 maç iken taraftarın takımı şampiyon ilan etmesi gerçekten komik. Takım güven veriyor ama fark 9 puan böl 2ye 4.5 sadece 2 maç 2. Her hafta skandal hakem kararları var. Kimisi art niyetli kimisi gerçekten kötü hakem. Ama hakem facialarının dozajı giderek artacak. Buna hazırlıklı olmak lazım. Neyse bugün kü maçı geçelim kupa olsa iyi olurdu ama çokta mühim değil artık lig kaldı tek kulvar 3 lig ve 6 play off maçı. Şu 9 maç sonunda şampiyonluğu alırsak her şey çok güzel olacak buna eminim. Şu 9 maçın sonunda gelecek senenin şampiyonluğu var belki de ardından 3.nün.

Teknik heyet transfer yönünden başarılı gösteriliyor ki haksız sayılmazlar ama ortayı tutturamadık bu sezon. Fikirler haftalar önce belirginleşti ama 33 maç sonunda yazalım artık bir zahmet.


Şöyle baktığımızda 25 oyuncumuz var kadroda. Sırayla gideceğim.

1-) Aykut Erçetin : 31 lig 2 kupa maçı yaptık 33 maçlık periyotta Muslera'nın gördüğü kırmızı sonrası bir tek Eskişehir maçında oynadı. 0 katkı diyebiliriz. Sezon sonu gidici gözüküyor. Adresi de verelim şimdiden tahminen Antalya olur yazın kenara :)

3-) Çağlar Birinci : Bu sene için değil de geldiğinde çoğu kişi umutluydu. 4 paf takım oyuncusu+para verildi. Bu oyunculardan biri de Semih'ti. Allah korumuş. Performansına gelince 2 lig 1 kupa maçı. İlk hafta İBB maçında Balta'yı arattı. Sıradan Ankaragücü ve AdanaDemir maçları. Hakan sakatlandığında bile sakattı. Riera sol bek bile oynadı sayesinde kısacası katkı 0. Sezon sonu muhtemel sol bek transferiyle kendiside yolcu gözüküyor.

5-) Gökhan Zan : Ujfa'nın yanında kim oynayacak deniyordu. Gökhan sezon başı oldukça şans buldu fena da değerlendirmedi ama kimsenin güvendiği bir adam olmadı olmayacak. Semih'in herkese göre sürpriz bize göre olmayan çıkışından sonra olması gereken yere(klubeye) demir attı. Katkısı var ama toplamı etkilemiyor bile yedek klubesi için fena değil.

6-) Ceyhun Gülselam : Herkesin bir şeyler beklediği gençlerden biriydi. Hoca stoperde hiç düşünmedi. Orta alan topçusu dedi Melo-Selçuk oluncada katkı veremedi.

7-) Aydın Yılmaz : Yıllardır ha patladı ha patlayacak bekledik. İzlanda'da ki Eyfajklgfabfamnsd ismine benzer yanardağ bile Aydın'dan çok patladı. Olmasa da olurdu çok çok az umudum vardı. Son 1-2 aydır bir kıpırdanma var. Ya öncesi koskoca bir 0. Sezon sonuna kadar iyi oynasada hem katkı verse hemde kulubedeki yerini garantilese.

8-) **Selçuk İnan : Konuşmaya gerek yok. Sezon başı atılan en büyük adımdı. Allah korusun fenere gitseydi kalite farkı kapanmaz seviyelere gelecekti farkı kapatmadaki en büyük etken. Verdiği katkı istatistiklerden çok daha fazlası.

9-) **Johan Elmander : Başkan NTVSporda açıklandığında inanılmaz sevindim. Herkes çok büyük transferler beklediği için kimsenin umrunda olmadı. Hatta hoca 1.tercih olan Baros'a bile güvenmeyip forvet isterken transfer olmazsa tırnaklarıyla kazıyarak formayı alcağına emindim. Seneye sistem gereği nolur bilemem ama takımın şu an olmazsa olmazlarından. Seni kardeşim gibi sevdim be Johan.

10-) **Felipe Melo : Beni herhalde yanıltan tek adam. Çokta istememiştim transferini. Kumar olarak gördüm sorunlu bir tipti ama yanılttı beni. Hemde öyle böyle değil. Takımın vazgeçilmezi. Defansif katkısı inanılmaz. Sırf Selçuk için bonservisi alınmalı.

11-) Albert Riera : Yapılmış olmak için yapılan bir transfer. Bir bok beklemiyordum zaten sevinmiyorum ama yanıltmadı. Yiğit-Sercan-Riera her biri 3.5 milyon gelde 2 milyon için alınmayan Podolski'ye yanma. İspanya 2.liginde oynayamaz bu vurdumduymazlıkla. Sezon sonu elimizde patlar gibi. Ruslara kakalasak bare. Katkıya gelince 0 sayılır.

15-) *Milan Baros : Sezon başı daha iyisi alınmalıydı. Alınmayınca Baros Barostur kraldır candır dedik. 2 forvete döndükten sonra golleriyle 3-4 maç aldık sayesinde. Ama artık olmuyor kalcaksa kalsın ama bi değişim şart. Lig için her zaman Baros Barostur ama artık kredisi bitmek üzere. Belki de bugün tükendi. Sezon sonu yolcu gibi.

17-) **Tomas Ujfalusi : Forlan-Reyes-Ujfalusi paketinden ilk istediğim adamdı. Yanıltmadı saolsun. 2.kaptanlığıda aldı kupayı sen kaldır be Ujfa reyiz.

18-) Ayhan Akman : Emekli olacak sezon sonu. Konuşacak bişey yok. Katkısız bir sezon.

20-) Serkan Kurtuluş : 0

22-) *Hakan Balta : Seni kolay kolay affetmicez geçen seneden ötürü. Bu sezon idare ediyor sadece idare ediyor. O kadar.

25-) **Fernando Muslera : İlk seneyi atlatması çok mühimdi gözümde ama çok erken taraftarı arkasına aldı. Söylencek bir şey yok kale artık emin ellerde.

26-) *Semih Kaya : Böyle tipler hep yoklukta ortaya çıkar. Katledilen Antep maçı olmasa belki hala Gökhan-Servet izliyorduk. Vasat üstü katkısı bile büyüledi bizi resmen.

27-) **Emmanuel Eboue : Çileyi bitirdi. Afrika'ya gidince neler yaşadık. Kadronun olmazsa olmazlarından.

35-) Yekta Kurtuluş : Sakatlanmasa orta 4lünün sağı kendisinindi. Umudumuz var gelecek sene için. En kötü rotasyon oyuncusu olur ama bu sezon katkı veremedi.

50-) **Engin Baytar : Belki de transferine en sevindiğim adamdı. Elmander'den bile çok sevindirdi. Güvenenleri yanıltmadı takımın adam geçebilen tek topçusu. Birde üçgen tuşu arada tutukluk yapmasa.

52-) Emre Çolak : Terim ile piyasaya çıktı. Vasat üstü oyunuyla katkı veriyor. İyi gözüküyorsa da yokluktandır. Seneye gelecek adamlarla rotasyon oyuncusu olur.

55-) Sabri Sarıoğlu : Cansın severiz sayarız Galatasaraylısın Galatasaray'ın çocuğusun. Sakat sakat oynadığı Samsun maçından sonra bile savundum ama olmuyor olmuyor olmuyor zorladıkça daha kötüye gidiyor. Bayrak adam olduğu için sezon sonu kalabilir ama katkısız bir sezonu bitirmek üzere.

76-) 0.  Zaten gidici çilenin bitmesine sadece 9 hafta var. Yediği beddualar onu kolay kolay bırakmaz. Azalarak tükeneceksin.

77-) *Necati Ateş : Herkes mırın kırın ederken gelsin bizim çocuğumuzdur golcü her yaşta golcüdür dedik inanmadınız bak ne oldu şimdi? Bu seneyi çıkarıcak seneyi de çıkartır. Ama kesinlikle forvet şart. Yedek olacaktır seneye ama böyle yedeğin olsun kırk milyon borcun olsun.

80-) *Kazım Kazım : Devre arasına kadar katkı verdi sonra gitti. Muhtemelen satılır. Vasat kadromuza rağmen eksikliğini hissetmiyoruz bile.

90-) Sercan Yıldırım : Terim sakın almayın en fazla yarım milyona kiralayın derken ne kadar haklıymış. Az umudum vardı ama yok yok olmayacak. Ruslara kakalasak bare. Katkı 0.

Yiğit Gökoğlan : Geldi hemde 3.5 milyona ama 18e bile giremiyor. Bu sezon için katkı 0. İlerde nolur onu da kestirmek güç.

7 oyuncu 2 yıldız 5 oyuncu tek yıldız yapmışız. Biri de ayrılmış zaten. Yerine Aydın-Riera toplasan 1 yıldız eder. Hadi onuda koyalım. 12 adamla şampiyonluğa yürüyoruz. Bu hiç kolay bir iş değil. O yüzden yenilgiye çokta üzülmemeli. Hoca neler istedi eline neler verildi böyle düşünmek lazım. Yazın alınmadı devre arası alırız dendi. Devre arası geldi idare ederiz dendi. Böyle vasat üstü bir kadro ile buralara geldik. Artık sadece ''9'' maç kaldı. Tek dezavantajımız taraftarın çoktan şampiyonluğu ilan etmesi. Havaya girmek normaldir havaya girdik mi kimseye vermeyiz ligi ama ilan etmek çok başka bir şey. Hemde fark sadece 2 maç iken. Biz bu oyuncu analizlerini yapıyorsak teknik heyet zaten görüyordur. Kalması ve gitmesi gereken oyuncular için bu yollar denenecek kimisi olacak kimisi olmayacak ama büyük kısmı olacak inşaallah. Şu 9 maçı atlatalım 4-5 nokta transferle önümüzdeki sezon çok daha rahat olacağız. Buna eminim. Yeter ki şu maçları atlatalım.  Transfer politikamız ve olası oyuncular hakkında da bir şeyler yazacağım. Ama bekliyoruz şu kalan maçları :))


7 Ocak 2012 Cumartesi

what a comeback! | 19.hafta Samsunspor 2-4 Galatasaray

Galatasaray'ı herkes gibi müthiş görmek fazla iyimserlik olup,uçuşun inişe geçebileceğini,kanat takviyesinin bu uçuşu sezon sonuna kadar devam ettirceğini geçen maç yazısında yazmıştım.Nitekim o iniş tabiri biraz hafif olmuş ilk yarıda tam anlamıyla yere çakıldık.Tabi bunun çeşitli sebepleri var.Eboue'nin yokluğunda sakatlıktan çıkmış-belki de tam iyileşmeyen-Sabri'nin etkisi büyüktü.Pozisyon dahi vermeden 2 kişisel hatadan 2 gol gördük ve üretkenlikten uzak futbolda devam edince skor bu duruma geldi.Baros'un 5.dakikadaki pozisyonu gol olsa zamana oynayıp yorulmadan kazanıp dönerdik ama bu durum sezon başından beri görülen sorunun gözümüze ilk defa bu kadar net sokulmasına neden oldu.

Skor 2-0.Deplasmanda 650 dakikayı bulan gol yememe serisi son bulmuş ve puan kaybıyla galibiyet serisinin son bulmasıda yakındı.Ancak devre arasında Terim faktörünün etkisiyle birşeyler olcağını düşünsekte ilk yarının üstüne ne kadar fazla koyabileceğimiz konusunda emin değildik.2.yarının başında Sabri-Riera değişikliği ile.Ujfalusi sağ beke,Melo defans göbeğine,Engin ortasaha merkezine geçti.Baskılı başlayıp ilerde çok adamla gol arayacağımız belliydi.Nitekim Ujfanın ortasına Semih'in kafasıyla ilk gol geldi.Servet-Engin değişikliği ile Melo yerine geri döndü.Baskının artması muhtemeldi ve bu iştah Riera'yı da etkilemiş olacak ki yetersiz performansından ziyade mücadele etmediği için eleştirdiğimiz Riera'nın inatçılığıyla Selçuk,Riera'nın asistinde durumu 2-2 yaptı.Ardından Melo-Sercan değişikliği ya hep ya hiç değişikliğiydi.Şans bize güldü ve Emre Çolak'ın mükemmel ortasında Kral Baros skoru 3-2 yaptı.Ve ardından Sercan bu müthiş geri dönüşe noktayı koydu.

Bu geri dönüş akla Hagi'nin ''Galatasaray adının olduğu her yerde ümit vardır.'' sözünü getirdi.Ne büyüksün be Gica..
                            Maç sonu muhabir: - Oyuncularınızı uyardınız mı?
                        Terim : - Uyarmak mı? Uyarmak kelimesi biraz hafif kalır.

Kritik bir deplasmanı da müthiş bir comeback ile atlattık.Önümüzde kupa maçı ve ardından Karabükspor maçı var.Sıkışık fikstüre rağmen turu geçer ardından 3 puanı alırız.Es-Es deplasmanına kadar rahatız.Bu maçlardan daha önemli nokta ise yapılacak hücumcu transferi.Çalışmayan kanatları onarmak için nokta transfer şart.Orda ki tercih ligi rahat mı yoksa bir şekilde mi kazanacağımızın göstergesi olacak.Bekleyip görelim hea bu arada ''mutluluktaaan uçalım bissss''

4 Ocak 2012 Çarşamba

2.yarı başlarken | 18.hafta Galatasaray 4-1 İBB

Bu zamana kadar düzenli olarak maç yazısını üye olduğum forumlarda paylaşmıştım.Blog yeni olduğundan ilk defa maç hakkında bir şeyler yazıcaz.

Öncelikle o kadar saçma,gereksiz ve heyecansız bir sezon yaşıyoruz ki..Sebepleri malum.Sezon başı hatta daha öncesinden itibaren yaşanılan saçmalıklar o kadar fazla ki artık alınan saçma kararlara şaşırmaz olduk.2.yarının ilk maçı oynanıyor ve transfer sezonu açık değil.Şaka gibi.Önceki yıllarda kış transfer sezonunda lige ara verilir.Transfer sezonu biterken lig başlardı.Şimdi ise daha transfer sezonu bile açılmadan play off zımbırtısı yüzünden sıkıştırılan fikstür gereği bu maçlar bu şekilde oynanıyor.İlk maçlar bugün bitcek ve transfer dönemi yarın itibariyle resmen başlayacak.Ligler devam ederken oyuncu transferleri göreceğiz.Özellikle Anadolu takımlarından imza attırılan transferin ertesi gün hatta ve hatta aynı gün bile -evraklar yetiştirilirse- maça çıkarıldığını görebileceğimizi düşünüyorum.
Bize yukarıdaki saçmalıkları yaşatanlara karşı tavrımız belli.Düşük bir ihtimalde olsa yaşanılan saçmalıkların ''şike kongresi''nde de sürmesi halinde UEFA tarafından verilebilecek cezanın bize de vurabilme ihtimali var ama konuyu dağıtmadan Galatasaray'a geçelim.

İlk yarıyı lider tamamlayıp 6 maçlık seri yakaladıktan sonra bu maçtan galibiyet dışında sonuç düşünen taraftar yoktu.Tek sıkıntı Melo'nun eksikliğiydi.O tek sıkıntınında takım savunmasında ciddi bir sorun doğurduğunu gördük.Maçtan önce Melo olmamasına rağmen gol yemeden 4-5 gollü bir galibiyet bekliyordum.Maçın hemen başındaki ısıran futbolumuzu gördükten sonra 3-5 atarız diye düşünmüşüzdür nitekim golde geldi.Ama Melosuz takım savunması güven vermiyordu.Nitekim skor dengeye geldi.Devamınıda tahmin etmek zor değildi maç 2 takıma da gidip gelebilirdi.Muslera'nın Webo'nun mutlak golünü çıkarması maçın kart dışındaki en kilit noktasıydı.Engin-Doka mücadelesinde yerdeki Doka'nın Engin'e kasıtlı tekmesine hakemin kırmızı kart çıkarmaması maçı felakete sürükleyebilirdi.Ancak kısa bir süre sonra Webo'nun Semih'e müdahelesi sonucu Türk hakemlerinin klasik hata hatayla telafi edilir mantığıyla İBB 10 kişi kaldı.Pozisyon kırmızı olabilir hakemin takdirine kalmıştır ancak Doka'nın tekmesinden daha net değildi.Yine de kırmızı değil demek komik olur.Nitekim maç sonu paylaşılan şu resim gayet açıklayıcı.
                                                   İlla kırılması mı lazım?

Neyse dağıtmadan çıkan kırmızıdan sonra maç bitti zaten.İkinci yarı baskı kurup goller bulabilceğimize emindik tek sıkıntı takım savunmasının bu maç güven vermemesiydi.Nitekim 2.devre 3 gol bulduk ve rahat kazandık.Takım haftalardır rahat kazanıyor ancak herkes gibi gidişatı müthiş görmek çok fazla iyimserlik olur.Çünkü ilk devre gol dışında Kazım'ın çarprazdan cılız şutu ve Elmander-Baros ile gelen kafa vuruşu dışında üretkenlikten çok uzaktık.Gerçek durumu görmek için 11e11 şüphesiz daha ciddi bir sınav olurdu.Ama şartlar gereği 2.yarıdaki eksik kalan rakibe karşı gösterilen performans tatmin ediciydi.Gelen 4 golün ortadan atıldığını düşünürsek bu takıma hala kanat transferi şart.Uçak,haftalar önce geçtiği uçuşu sürdürsede yavaş yavaş alçalması sürpriz olmaz benim için.Belki düşen performans bile puanları 3er 3er toplamaya yetecektir ancak sağlam kanatlarla o uçuşun sezon sonuna kadar devam edeceğini söylemek için kain olmaya gerek yok.Ciddi bir kanat takviyesi şart.Ondan sonra ''Mutluluktan uçalım bisssss'' bestesini daha yüksek sesle söylemeye devam.

Oyunculara gelirsek;

Muslera : İlk yarı son maçlara göre baya iş düştü.Webo'nun pozisyonunu kurtararak galibiyette kilit rol oynadı.2.yarı iş düşmedi.Gol yemesine rağmen 8/10

Ujfalusi : Sabri ve Ayhan'ın yokluğunda kaptandı.Sezon başından beri süregelen istikrarı sürüyor. 8/10

Semih : ''Bu maçı dışarda tutarsak'' takım olarak savunmayı o kadar iyi yapıyoruz ki Semih maç tecrübesi kazanmaya devam ediyor.Takımda idare eden oyunculardan biri.Takımdaki oyuncuların karakteri gereği kendisini geliştirmek için eşsiz bir şansa sahip.Umarım bu şekilde devam eder. 7.5/10

H.Balta : Takımda idare eden oyunculardan bir başkası ancak takımın en zayıf halkasından biri.Yine de geçen seneye göre olan değişimi geceyle gündüz gibi.Galatasaray taraftarının kolay kolay affedebilceğini sanmasamda idare etmeye devam et sonra düşünürüz. 7/10

Eboue : Yıllardır hasretini çektiğimiz bek.Son haftalarda yakaladığı mükemmel performansın biraz altında kalsa da kesinlikle fark yaratıyor.Afrika Kupasından dolayı bir süre ondan uzak kalıcaz.Elen de gel oğlum elen de gel. 8/10

Engin : Arda'dan sonra ligdeki en yetenekli yerli oyuncu.Gelişi taraftarı 2'ye ayırmıştı.Performansı isteyenleri Sivas maçındaki kartı istemeyenleri haklı çıkardı.Bu sezonu ispat sezonu olarak görüyor.Bu maç takımı hücuma taşıyan en önemli isimdi.''Üçgen'' tuşu bu maç bozuk olsa da maçın yıldızıydı.Doka'nın tekmesi sonrası üzerine yürüyüp sonra vazgeçmesi de atlanmamalı.Küçük ama önemli bir detay.

Selçuk : Klasik Selçuk performansı 1 gol 2 asist.Ujfa-Melo ve Eboue ile beraber değerlendirme dışında tutmak lazım.

Emre Çolak : Dün Hagi'nin hayaletiydi.Hocanın verdiği şansı iyi değerlendiriyor.Umarım böyle devam eder ve Aydın kafasını duvarlara vurur.Sanki çokta umrundaydı ya. 9/10

Kazım : Takımın en zayıf halkası.Bazen Terim'in manevi evladı ya da Melo ve Eboue ile olan yakın dostluklarından dolayı ikilinin performansının düşmemesi için forma giydiğini düşünmüyor değilim.İyi bir futbolcu olduğunu düşünüp takıma katkısı 0 olan başka bir adam var mı bilmiyorum.Arada çıkıp tek başına 1-2 maç alıp goller bulacaktır ama Kazımla sezon bitmez.Ama dün için otur 0.

Elmander : İsveçli geçirdiği operasyondan olsa gerek performansı diğer maçlara nazaran oldukça düşüktü.Sahada en çok koşan istatistiğinde bile Holmen'e geçilerek 2.olmuş ilk yarıda.Bir sorun olduğu belliydi.6.5/10

Baros : Bizim kralımız.Bende zamanının geçtiğini yerine daha iyi bir oyuncu almanın çok zor olmadığını düşünsemde Baros'suz olmaz be abi.Ligin ilk yarısının ortalarından itibaren forma şansı bulduğu ligde asist sayısının gol sayısından yüksek olması bile ilk 11'de oynama sebebi.8/10